İktisatçı Mahfi Eğilmez, son dönem ekonomik gelişmeleri CNBC-e canlı yayınında 4’te Ekonomi programında ele aldı.
Eğilmez’in değerlendirmelerinden dikkat çeken noktalar şunlardır:
“Yıl sonu enflasyon tahminim 35-40 arası”
Yıl sonu enflasyon beklentim 35-40 arası. Hâlâ bu aralığa yakınım. Büyüme oldukça zor bir süreçten geçiyor. Dördüncü çeyrek büyüme oranlarının eksi olması muhtemel. Kamu tarafından yapılan ücret artışları, yeniden değerleme oranının altında kalmakta. Enflasyonun hızlı bir şekilde düşmesi beklenmiyor. Enflasyonu tetikleyen önemli etkenlerden biri baskılanan okul ücretleri ve kiralar. Bu serbest bırakıldığında, enflasyon yükseleceği seviyeye ulaşıp orada bir denge oluşturacak. Ancak çok fazla bir düşüş beklemiyorum.
Mehmet Şimşek’in performansı başarılı mı?
Mehmet Şimşek açısından baktığımızda, başarı söz konusu görünüyor. Görev aldığı süreçten aşağıya doğru bir iniş sağlamakta. Önceki başarısızlığın nedenine ise dikkat etmek gerekir. Eğer yıl sonu itibarıyla yüzde 1,5 ortalamasını yakalayabilirsek, 2021’de başladığımız noktaya geri dönmüş olacağız. Belki o zaman gerçek bir başarıdan söz edebiliriz. Enflasyon düşüşündeki etkilerin başında baz etkisi ve faiz artışının rolü var.
“Faiz oranında 2,5 puanlık indirim uygun bir seçenek”
Enflasyonun 44 seviyelerinde olduğu bir ortamda, 47,5 faiz oranı gayet makuldür. Enflasyon düşerken, faiz birkaç puan üzerinde kalarak inmesi gerektiği sonucunu çıkartabiliriz. Ancak enflasyon yükseldiğinde, faizin de bu artışın önünde yer almasıgezmekte.
“Zammı yüzde 15,75’te eşitleyip üzerine 3 puan eklemek gerekiyordu”
Memur ve emeklilere geçtiğimiz 6 ay içinde yapılan zammın etkisi henüz tam hissedilmedi. Bu, yarım bir artış etkisi yaratıyor. SSK ve Emekli Sandığı arasında ciddi bir fark mevcut. Bir grup yüzde 15,75, diğer grupta ise yüzde 11,54 gibi düşük bir artış görünüyor. Eğer yüzde 15,75 doğru bir oran ise, tüm grupları bu oranda eşitlemek gerekirdi. Sonrasında SSK ve Bağ-Kur emeklilerine 3 puan eklenmeli.
TÜİK’in bağımsızlığına vurgu
TÜİK’in Ücretliler Geçinme Endeksi oluşturması gerekli. Ücret artışları da buna göre belirlenebilir. İstanbul Ticaret Odası’nın verileri sadece İstanbul’u kapsamaktadır. TÜİK’in elindeki 400’ü aşkın maldan oluşan bir sepet ile mevcut TÜFE içinde bir alt endeks oluşturmak mümkün. Bence TÜİK’in bağımsız olması ve pozisyona göre liyakat esas alınarak organize edilmesi önemlidir.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp, yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.
