Küresel piyasalarda, ABD‘nin seçilmiş başkanı Donald Trump‘ın önümüzdeki dönemde hayata geçirmesi beklenen tarifelere dair söylemleri ve jeopolitik risklerin etkisiyle geçen hafta dalgalı bir seyir gözlemlenirken, önümüzdeki hafta ABD’de açıklanacak istihdam verilerinin ön plana çıkması bekleniyor.
Trump’ın başkanlık politikalarının ekonomi üzerindeki potansiyel etkilerine dair belirsizlikler sürerken, Trump’ın kabinede atayacağı isimleri duyurmasına başlaması siyasi belirsizlikleri bir nebze olsun azaltmış durumda.
Trump, Hazine Bakanlığı için Amerikalı yatırımcı ve hedge fon yöneticisi Scott Bessent’i aday gösterdi. Bessent’in, dünya çapında tanınan uluslararası yatırımcılar arasında yer aldığını, jeopolitik ve ekonomik stratejiler konusunda büyük saygı gördüğünü belirten Trump, onun hikayesinin “Amerikan Rüyası”nın bir örneği olduğunu vurguladı.
Senato onayı alarak görevine başlaması beklenen Bessent, yaptığı açıklamada, dolarla ilgili dünya rezerv para birimi statüsünü koruma hedefinde olduğunu ifade etti.
Trump, Önce Amerika Politika Enstitüsü Başkanı Brooke Rollins’i Tarım Bakanlığı’na aday gösterdiğini de açıkladı.
Diğer yandan, Rusya ile Ukrayna arasındaki gerginlik dolayısıyla artan jeopolitik risklerin etkisi, savaşın gıda ve enerji sektörlerindeki yansımalarıyla birlikte enflasyonist baskıları artırarak endişeleri tetikliyor.
Geçen hafta ABD’de açıklanan makroekonomik veriler, tüketici harcamalarındaki artışın etkisiyle yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 2,8 oranında büyüme sağlandığını gösterirken, ülkede kişisel tüketim harcamalarının ekimde aylık yüzde 0,4 arttığı dikkat çekti.
ABD Merkez Bankasının (Fed) enflasyon göstergesi olarak dikkate aldığı gıda ve enerji kalemlerinin dışında kalan çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi de ekimde aylık bazda yüzde 0,3 artış gösterdi; yıllık bazda ise yüzde 2,8 ile son altı ayın en yüksek seviyesine ulaştı.
Bu dönemde çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksindeki artış, hem aylık hem de yıllık bazda piyasa beklentilerine uygun bir seyir izledi.
Öte yandan, geçen hafta açıklanan Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) 6-7 Kasım tarihleri arasında düzenlediği toplantıya ait tutanaklar, para politikasında temkinli bir yaklaşımın süreceğini gösterirken, Fed’in gelecekte faiz oranlarını düşürme konusunda acele etmeyeceği ve veri odaklı karar almanın uygun olacağına dair görüşlerin gündeme geldiği ifade edildi.
Politika faizinin beklentiler doğrultusunda 25 baz puan düşülerek yüzde 4,50-4,75 aralığına indirildiği son toplantıya ait tutanaklar, yetkililerin enflasyonu düşürmedeki ilerlemenin aksaması durumunda faiz indirimlerine ara verilmesi olasılığını değerlendirdiğini ortaya koydu.
Analistler, Fed’in para politikalarında temkinli tutumunu sürdüreceğini, öte yandan Trump’ın uygulamayı düşündüğü tarifelerin ekonomik yansımalarına dair belirsizliklerin risk iştahını olumsuz etkilediğini dile getiriyor.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s (S&P), küresel ekonomik görünümle ilgili geçen hafta yayımladığı raporunda, dünya ekonomisinin 2025 yılına göre daha iyi bir başlangıç yapacağını belirtti. Raporda, global ekonominin bu yıl yüzde 3,3 ve önümüzdeki yıl yüzde 3 büyümesinin öngörüldüğü vurgulandı; ABD ekonomisinin ise bu yıl yüzde 2,7 ve gelecek yıl yüzde 2 büyümesi tahmin edildi.
Gelişmeler doğrultusunda para piyasalarındaki fiyatlamalarda ise Fed’in yılsonu toplantısında yüzde 66 ihtimalle 25 baz puan faiz indirimi yapacağı, yüzde 34 ihtimalle ise politika faizini sabit tutacağı öngörülüyor.
ABD 10 yıllık tahvil faizi geçen hafta yüzde 4,18 seviyesine gerilerken, altının ons fiyatı haftalık bazda yaklaşık yüzde 2,4 azalışla 2 bin 650 dolara düştü.
Emtia piyasasında Brent petrolün varil fiyatı geçen hafta yüzde 3 gerileyerek 72,3 dolara indi, dolar endeksi de 105,7 seviyesine düştü.
New York borsası olumlu bir seyir izledi
ABD’de Şükran Günü nedeniyle perşembe günü kapalı olan ve cuma günü yarım gün işlem gören borsa piyasalarında geçen hafta olumlu bir seyir yaşandı.
ABD’deki indirimli alışverişlerin tüm ülkeye yayıldığı Efsane Cuma (Black Friday) dolayısıyla perakende satışlar ve perakende şirketlerinin hisselerinin yatırımcıların ilgi odağı olduğu belirtildi. ABD Ulusal Perakendeciler Birliği’nin (NRF) verilerine göre, bu yıl Şükran Günü’nden Siber Pazartesi’ye kadar 183,4 milyon kişinin alışveriş yapmasının beklendiği ifade ediliyor.
Haftanın son işlem gününde Lam Research’ün hisseleri yüzde 3,2, KLA’nın hisseleri yüzde 2,3, Nvidia’nın hisseleri yüzde 2,2 ve Applied Materials’ın hisseleri yüzde 2 değer kazandı.
ABD’li perakende zincirlerinden Target’ın hisseleri yüzde 1,7, Walmart’ın hisseleri yüzde 0,7 ve Macy’s’in hisseleri yüzde 1,8 arttı.
Bu gelişmeler doğrultusunda, haftalık bazda S&P 500 endeksi yüzde 1,06, Nasdaq endeksi yüzde 1,13 ve Dow Jones endeksi de yüzde 0,96 oranında yükseldi.
Gelecek hafta pazartesi imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), salı günü JOLTS açık iş sayısı, çarşamba ADP özel sektör istihdamı, Fed Başkanı Jerome Powell’ın konuşması, hizmet sektörü PMI, Fed’in Bej Kitap raporu, perşembe dış ticaret dengesi ve haftalık işsizlik maaşı başvuruları, cuma günü ise istihdam raporu verileri takip edilecek.
Euro Bölgesi’nin odak noktası büyüme verisi
Avrupa borsaları, Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilim nedeniyle geçen hafta karışık bir seyir izlerken, yeni haftada Euro Bölgesi’nde büyüme verilerine ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde’ın konuşmasına odaklanıldı.
Geçen hafta açıklama yapan Lagarde, Avrupa’nın siyasi liderlerine gümrük vergileri alanında Donald Trump ile iş birliği yapma ve ABD’de üretilen daha fazla ürünü satın alma çağrısında bulundu. Lagarde, sert bir ticaret savaşının küresel ekonomik büyümeyi yok etme riski taşıdığına dikkat çekti.
Bölge genelinde resesyon endişeleri devam ederken, bu hafta açıklanacak verilerin ECB’nin gelecek dönemde alacağı politika hakkında bilgiler sağlaması bekleniyor.
ECB Başekonomisti Philip Lane, ekonomiyi desteklemek amacıyla para politikasının çok uzun süre kısıtlayıcı kalmaması gerektiğinin altını çizerek, aksi takdirde yeterince büyüyemeyeceğini ve düşük enflasyon sorunu ile karşılaşabileceğimizi vurguladı.
ECB üyesi ve Fransa Merkez Bankası Başkanı Francois Villeroy de Galhau, bankanın aralık ayında daha büyük bir faiz indirimi için seçeneklerini değerlendirmesi gerektiğini ve politika faizinin büyümeyi destekleyecek bir seviyeye düşebileceğini açıkladı.
Makroekonomik veri tarafta ise Almanya’da ekimde yıllık Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yüzde 2 iken, kasımda beklentilerin altında artarak yüzde 2,2’ye yükseldi. Euro Bölgesi’nde de ekimde yüzde 2 olan yıllık TÜFE, kasımda öngörülere paralel olarak yüzde 2,3’e yükseldi.
Bu gelişmelerle birlikte İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,31, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 1,57 yükselirken, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,27 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 0,24 geriledi.
2 Aralık haftasında, pazartesi Almanya ve Euro Bölgesi’nde imalat sanayi PMI, çarşamba Euro Bölgesi’nde Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ve ECB Başkanı Lagarde’ın konuşması, perşembe günü Euro Bölgesi’nde perakende satışlar ve cuma günü Euro Bölgesi’nde büyüme verileri izlenecek.
Asya borsaları karışık hareket etti
Asya borsalarında da geçen hafta karışık bir seyir izlendi. Çin’in ABD ile yeni bir ticaret savaşına girmek istemeyeceği yönündeki spekülasyonlar, piyasaları desteklemeye devam ediyor.
Trump yönetiminin yüksek tarifeler ve göç kısıtlamaları gibi korumacı politikalarının küresel ticaret üzerindeki etkileri henüz netlik kazanmazken, Çin’in gerilimi artırmak yerine müzakere yolunu tercih edebileceği düşünülüyor.
Ayrıca Çin hükümetinin olası tarifelerin etkisini azaltmak ve ekonomiyi desteklemek için atacağı adımlar piyasadaki risk iştahını canlı tutuyor.
Bölgedeki veriler, Çin sanayi şirketlerinin karlarının ekim ayında iyileşme belirtileri gösterdiğini ortaya koyuyor. Ulusal İstatistik Bürosu’nun verilerine göre, eylül ayında yüzde 27,1 düşüş sergileyen sanayi karları, ekimde bir önceki yıla göre sadece yüzde 10 azalma kaydetti.
Bu ay ayrıca, Çin’de gösterge faizi işlevini gören 1 ve 5 yıllık kredi faiz oranlarının (LPR) sabit kalması sonrasında, Çin Merkez Bankası (PBoC) ana politika faizi niteliğindeki 1 yıl vadeli borçlanma faizini de değiştirmedi.
PBoC, geçen hafta “Orta Vadeli Kredi Aracı” (MLF) adıyla bilinen mekanizmayla piyasalara 900 milyar yuan (124,24 milyar dolar) likidite sağladığını açıkladı. Merkez Bankası, piyasaya 1 yıl vadeli yüzde 2 faizle borç verirken, politika faizi niteliğindeki borçlanma faiz oranını korudu.
Japonya’da ise TÜFE yıllık bazda yüzde 2,6, çekirdek TÜFE ise yüzde 2,2 artış gösterdi ve beklentilerin üzerinde bir performans sergiledi. Bununla birlikte sanayi üretimi aylık yüzde 3 artmasına rağmen öngörüleri karşılayamadı.
Bu gelişmeler neticesinde hafta bazında Çin’in Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,81, Hong Kong’daki Hang Seng endeksi ise yüzde 1,01 değer kazanırken, Japonya’nın Nikkei 225 endeksi yüzde 0,20 ve Güney Kore’nin Kospi endeksi yüzde 1,86 düştü.
Gelecek hafta pazartesi Japonya ve Çin’de imalat sanayi PMI, çarşamba Japonya ve Çin’de hizmet sektörü PMI ve cuma günü Japonya’da öncü endeks izlenecek.
Türkiye’de gözler enflasyon verisinde
Yurt içi piyasalarda geçen hafta alıcı bir seyir öne çıkarken, Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, haftalık bazda yüzde 1,07 değer kazanarak cuma gününü 9.652,00 puandan kapattı.
Geçtiğimiz hafta yurt içinde açıklanan verilere göre, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) 2024 yılı üçüncü çeyrek ilk tahmini, zincirlenmiş hacim endeksi olarak geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 2,1 artış gösterdi.
Buna ek olarak, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) Toplantı Özeti’nde, “Üçüncü çeyreğe ilişkin göstergeler yurt içi talebin yavaşlama sürecine girdiğini ve enflasyondaki düşüşü destekleyici seviyelere yaklaştığını ima etmektedir.” denildi.
Bunların yanı sıra, dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,5 üzerinde 34,6921’den kapattı.
Yeni hafta programında, pazartesi imalat sanayi PMI, salı günü enflasyon, çarşamba günü dış ticaret dengesi ve perşembe günü haftalık para ve banka istatistikleri takip edilecek.
AA Finans Enflasyon Beklenti Anketi’ne katılan ekonomistler, kasım ayında Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE) yüzde 1,98 artış göstermesini öngörüyor.
Ekonomistlerin kasım ayı enflasyon beklentilerinin ortalamasına göre (yüzde 1,98), bir önceki ay yüzde 48,58 olan yıllık enflasyonun yüzde 46,71’e gerilemesi bekleniyor.
Öte yandan, ekonomistlerin 2024 sonu enflasyon tahmini, kasım ayında yüzde 45,07 olarak belirlendi.
Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.700 ve 9.800 puanın direnç, 9.500 ve 9.450 seviyelerinin destek konumunda olduğunu ifade ediyor.