MEHMET KARA
Üretimden iletime, dağıtımdan ticarete Türkiye elektrik sektörü, teknolojinin yoğun bir şekilde kullanıldığı alanlardan biri olarak dikkat çekiyor. Milyonlarca tüketicinin talepleri dijital platformlar üzerinden toplanabilirken, binlerce elektrik üretim santrali de merkezi bir noktadan uzaktan izlenebilir hale gelmiştir. Bu süreçte ortaya çıkan veriler, sadece santral operatörlerine ve tüketicilere daha hızlı dijital hizmet sunmakla kalmıyor, aynı zamanda elektrik ticareti sırasında alınacak kararlar için de kritik bir rol oynuyor.
Dijitalleşme, yeni iş modellerinin de doğmasına neden oluyor. Ülke sınırlarını aşan bu yenilikçi modellerden birinin, Türkiye’nin önde gelen özel sektör elektrik oyuncularından biri olan Enerjisa Üretim’in gelişimiyle ortaya çıkması da oldukça mantıklı. Enerjisa Üretim’in yeni nesil şirketlerinden biri olan Senkron Energy Digital Services hakkında konuşuyoruz. Senkron Energy Dijital Satışlar Lideri Burak Gündüz, Bir Finansçı’nün sorularını yanıtladı.
Senkron Energy nedir, ne iş yapar?
Senkron Enerji Digital Services, Enerjisa Üretim’in Amsterdam, Hollanda’da kurulmuş bir iştiraki olarak hizmet vermektedir. Elektrik üretimi ve ticareti ile ilgili dijital çözümler sunan bu firma, dijital altyapı ve mühendislik hizmetleri sağlıyor. Ayrıca dijitalleşmenin getirdiği siber güvenlik tehditlerine karşı koruma hizmeti de sunan bir şirket konumundadır.
Bu yapı nasıl oluştu?
Senkron Energy’nin hikayesi, Türkiye’nin en büyük özel sektör enerji şirketlerinden biri olan Enerjisa Üretim’in dijitalleşme sürecine dayanmaktadır. Dijital dönüşümde uzmanlaşmış olan Enerjisa Üretim, 100’den fazla profesyonelden oluşan güçlü bir IT ekibine sahiptir. Bu ekip, son beş yıl boyunca kapsamlı bir dijital dönüşüm gerçekleştirmiş, İstanbul’da merkezi bir kontrol odası kurarak Enerjisa Üretim’in Türkiye genelindeki santrallerini yönetmek için gerekli alt yapıyı oluşturmuştur.
Neden ayrı bir yapı haline geldi?
Yeni bir işletme ve bakım yaklaşımı (O&M) çerçevesinde hem kendi santrallerinizi hem de üçüncü taraf santrallerini merkezi bir noktadan yönetmeyi hedefliyoruz. “Ölçemediğinizi izleyemez, izleyemediğinizi yönetemez, yönetemediğinizi iyileştiremezsiniz” prensibi ile yola çıktık ve bu hedefe ulaşabilmek için güçlü bir dijital altyapıya ihtiyaç duyuyoruz. Senkron Energy, kendi santrallerini tek bir merkezden yönetme tecrübesinden faydalanarak, bu uzmanlığı ve dijital dönüşüm deneyimini diğer paydaşlara taşımak amacıyla kurulmuştur.
Şu an Senkron Energy nasıl hizmet veriyor?
Enerjisa Üretim’in yaklaşık 4 gigavatlık (GW) bir kurulu gücü bulunmakta ve bu enerji kaynağı tamamen Senkron Energy’nin sağladığı dijital altyapıyı kullanmaktadır. Anlık verilerin izlenmesi ve santrallerin performansa göre yönetilmesi için geliştirilmiş bir sistem mevcuttur.
Senkron Energy, Enerjisa Üretim ve diğer üreticilere ne gibi katkılar sağlıyor?
Senkron Energy, santral işletmecilerine proaktif hareket etme fırsatı sunarak, santralde oluşabilecek olumsuz durumları önceden tespit edebilmenin yollarını açıyor. Rutin süreçlerde yaşanan sapmalar veya olağandışı durumlar öncelikli olarak tespit edilebilir hale geliyor. Bunun sonucunda, katma değersiz işlerin ortadan kaldırılması sağlanarak, çalışanları daha değerli görevlerde ve veri analitiği gibi konularda daha etkin bir şekilde kullanılabilir hale getiriyoruz. Ayrıca siber güvenlik alanında da zenginleşiyoruz ve daha değer odaklı çalışmayı hedefliyoruz.
Verdiğiniz hizmetin bir örneğini paylaşabilir misiniz?
Belirgin bir örnek, Tufanbeyli Santrali’nde yaşadığımız bir olaydır. Santral ünitelerinden birinde titreşimin olağandan farklı olduğunu tespit ettik. Türbinle ilgili kritik bir parçadaki titreşim bozukluğu nedeniyle parça değişim süresini öne aldık. Bu sayede, Tufanbeyli Santrali’nde ciddi bir duruşun önüne geçtik. Eğer durumu zamanında fark etmeseydik, arızanın giderilmesi ve parça değişimi için türbin 20-30 gün çalışamazdı. Yaklaşık 80 türbinin bulunduğu rüzgâr sahamızda ise, türbinlerden birinin sıcaklık değerinin farklı seyrettiğini tespit ettik. Türbin tedarikçisi ile birlikte yaptığımız sahadaki kontrol ile bir parçanın aşınmasını hızlıca fark ettik ve ilk rüzgârsız zaman diliminde parça değişimine gittik. Bu önlem, bize yaklaşık 70-80 bin dolarlık bir maliyetten kurtulmamızı sağladı.
Yurt dışında hangi ülkelerde faaliyet gösteriyorsunuz?
Şu an itibarıyla 6 ülkede aktif bir şekilde hizmet veriyoruz. 3-4 ülkede daha çalışma kontratları imzalamak üzereyiz. Hedefimiz, 2025 yılı itibarıyla 10-15 ülkede faaliyet göstermek. Ekibimizi sürekli olarak büyütüyoruz. Avrupa’da, şu anda İtalya, Hollanda ve Doğu Avrupa ülkelerinde satış alanında çalışan arkadaşlarımız var. Aktif iş birliklerimiz ve katıldığımız çeşitli faaliyetler ile büyüme sürecimizi sürdürüyoruz.
Bulut teknolojileri ile Türkiye’de kurulan Senkron Energy, ilave istihdamı nereden elde ediyor?
Özellikle satış ve iş geliştirme alanında yerel dil konuşabilen iş gücüne sahip olmak kritik bir önem taşıyor. İş geliştirme tarafında, bölgeye hakim tecrübeli ekipler oluşturuyoruz. Mühendislik ve teknik hizmetlerde ise, global ölçekte çözümler sunabiliyoruz. Bulut çözümleri aktif olarak kullanılıyor. Ayrıca saha desteği gibi durumlarda bölgesel iş birlikleri tesis edilebiliyor. Böylece, o bölgede sahaya yönelik çalışmalara destek olabilecek partnerlerle iş birliği yapma imkânı sağlıyoruz.
Eski teknoloji santralleri yeni teknoloji ile nasıl yönetiliyor?
Senkron Energy’nin olanaklarından faydalanmak için tesisin dijital anlamda belli bir seviyeye getirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle santral operatörlerine bu süreçten faydalanmaları için gerekli eğitim ve danışmanlık hizmetleri sağlıyoruz. Bazen sadece eğitim hizmeti yeterli olsa da, bazen yatırım yapmaları gerekebilir.
Güvenlik yönü ile dijitalleşme açısından neler gözlemliyorsunuz?
Evet, siber güvenlik günümüzde dikkat edilmesi gereken önemli bir konudur. Her cihazın internete bağlı olduğu günümüzde, enerji altyapısının hacklenip devre dışı kalması istenmeyen bir durumdur. Enerji kaynağımızı düşünün; elektrik kesintisi yaşamamak için ne kadar süre dayanabiliriz? Hastaneler, okullar ve kritik ulaşım altyapıları için bu durum daha da önemlidir. İyi bir ölçümleme yapmak istesek de, dijital çözümler kullanmamız siber güvenlik risklerini de beraberinde getiriyor.
200 MW’lık bir santrali Senkron Energy desteğiyle yönetmek işletmeciye ne gibi kazançlar sağlıyor?
Bizim iddialarımız, santral verimliliğinin en az yüzde 3-4 oranında artmasını sağlayabilme potansiyelimiz olduğunu göstermektedir. Görüntülediğiniz ve izlediğiniz her şey, daha iyi bir yönetim sağlamaktadır. Olası 3-4 anlık problemi çözmek bile 200-300 bin dolarlık kaybı önleyebilir. Bu kazançların yanı sıra, santralın 20-30 yıl boyunca işletmede kalması durumunda, performans eğrisinde sağlanacak yüzde 1’lik bir iyileştirme dahi çok büyük ekonomik kazançlar getirebilir. Bu durum, santralın ömrünü uzatarak, verimliliğini artırarak ya da duruş sürelerini azaltarak sağlayabileceğimiz kazançlardır.
Eklemek istediğiniz noktalar var mı?
Siber güvenliğin önemine değinmek istiyorum, çünkü sık sık göz ardı edilebiliyor. Dijitalleşme sürecinde ortaya çıkan risklere dikkat etmek çok önemli. Ayrıca, uzman görüşlerinin değerini unutmamak gerek. Her şeyi yapay zekaya bırakmamalıyız, insan kaynağımızın önemi büyük.
Senkron Energy Digital Services Satış Lideri Burak Gündüz ile yaptığımız bu röportaj, Senkron Energy’nin gelişim sürecini ve uluslararası alandaki potansiyelini gözler önüne serdi. Türkiye’den çıkan bu marka, ilerleyen süreçte global ölçekte büyümeye devam edecektir. Başarıları için yolları açık olsun…
Mehmet KARA – Bir Finansçı