TBMM Başkanı Kurtulmuş’tan Erken Seçimle İlgili Önemli Değerlendirme

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Brezilya’daki G20 Parlamento Başkanları (P20) Zirvesi dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Zirvede, işgalci İsrail’in Birleşmiş Milletler (BM) üyeliğinin askıya alınması teklifinde bulunduklarını dile getiren Kurtulmuş, BM ve diğer uluslararası kuruluşların, siyasal ve finansal eşitsizliklere çözüm üretemediği, barış, istikrar ve güvenliği sağlayamadığı gerekçesiyle derhal yeni bir küresel mimariye ihtiyaç duyulduğunu ve bu konuda gerekli adımların atılmasının zaruri olduğunu ifade etti.

“Birçok ülke İsrail’den daha fazla İsrailci davranıyor”

Kurtulmuş, zirvenin ortak bildirisinde Orta Doğu ve Gazze ile ilgili bir paragrafa yer verilmesini talep ettiklerini fakat bazı üye ülkelerin itirazları nedeniyle bunun gerçekleşmediğini belirtti. Kurtulmuş, Brezilya Temsilciler Meclisi Başkanlığı‘nın açıklamasında Orta Doğu’daki gelişmeler, Gazze’deki insanlık dramı ve Lübnan konularında belirli üye ülkelerin görüşlerini sunduğunu, diğer ülkelerin ise bu tür meselelerin P20‘de yer almaması gerektiğini savunduklarını aktardı.

Bir gazetecinin “Uluslararası kamuoyunun Filistin konusundaki tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine Kurtulmuş, katıldığı uluslararası toplantılarda birçok ülkenin “İsrail’den daha fazla İsrailci” bir tutum sergilediğini ancak İsrail’in gerçekleştirdiği katliamların artık kabul edilemez bir noktaya ulaşmasıyla birlikte, her ülkenin kendi kamuoylarındaki tepkiler sebebiyle açıkça İsrail’in saldırganlığını destekleyemez hale geldiğini dikkate değer bulduğunu ifade etti.

Bu gelişmenin önemine dikkat çeken Kurtulmuş, “Birçok ülke artık seslerini daha yüksek bir şekilde çıkarıyor. Türkiye’den sonra konuşan İtalya ve Endonezya Meclis Başkanları, benzer konuları dile getirdiler. Özellikle ‘Dünya beşten büyüktür’, ‘Yeni bir dünya kurulmalıdır’, ‘Dünyada yeni bir siyasi mimariye ihtiyaç vardır’ gibi tezlerimizi ifade ettiğimizde daha fazla dikkatle karşılandığını gözlemliyoruz. Bu oldukça sevindirici bir durumdur.” dedi.

“Hala binlerce FETÖ üyesi ABD’de barınıyor”

ABD’nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump‘ın yeni dönemine dair sorulan soruya Kurtulmuş, şu yanıtı verdi:

Önümüzdeki süreçte özellikle Orta Doğu’daki Amerika’nın tutumu, Türk-Amerikan ilişkilerini doğrudan etkileyecektir. Görünen o ki Trump’ın ilk döneminin sonunda belirttiği üzere ABD, Orta Doğu’daki varlığını mümkün olduğunca azaltma ve Uzak Doğu’ya yoğunlaşma arzusu içerisinde. Amerikalıların karar vermesi gereken temel konu, bölgede NATO’nun ikinci büyük ordusuna sahip olan, geçmişte ABD ile dalgalı bir ilişki sürdürmüş olan Türkiye ile mi işbirliği yapacaklar, yoksa bölgede bazı terör örgütlerine destek vermeye devam mı edecekler? Bence ilişkilerin belirleyici unsuru budur. FETÖ ile ilgili endişelerimizin ne kadar haklı olduğu, örgüt elebaşının ölümü sonrasında ortaya çıkan görüntülerle belirgin hale geldi. Hâlâ binlerce FETÖ mensubu ABD’de barınıyor ve rahatlıkla faaliyetlerini sürdürebiliyor; bu, Türkiye için birinci derecede güvenlik meselesidir. Amerikalıların bunu dikkate alması gerekiyor. Yeni ABD yönetimi, bu meseleleri ciddiye alırsa Türkiye, yeni yönetimle daha sağlıklı ilişkiler kurabilir.

Kurtulmuş, ABD’nin Afganistan’dan ani çekilmesiyle hem Amerika hem de dünya siyaseti açısından yeni bir dönemin başladığını, yalnızca Amerika merkezli dünya yorumlarının sona erdiğini ve çok kutuplu bir dönemin başladığını açıkladı.

“Türkiye’de terörün son bulması için her türlü çabayı göstereceğiz”

Kurtulmuş, yeni anayasa tartışmalarıyla ilgili sorular üzerine şu değerlendirmeyi yaptı:

Anayasa müzakereleri zorlu bir süreç. Bunu en başından itibaren biliyoruz. Ancak imkânsız değil. Aksine, bu parlamentonun anayasa yapma yeteneğinin oldukça yüksek olduğunu düşünüyorum. Zira temsil gücü çok yüksek bir parlamento, halkın yüzde 95’inin oyları Mecliste temsil ediliyor; 14 siyasi parti var, bunlardan 6’sının Mecliste grubu mevcut. Monoloğun değil, çok sesliliğin olduğu bir parlamentoya sahibiz. Partilerimiz müzakere yöntemlerini doğru şekilde belirlerse, önyargısız bir yaklaşım sergilerlerse bu konu üzerinde başarı elde edilebilir.

Kurtulmuş, MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin, “Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın DEM Parti Meclis Grup Toplantısında konuşarak terörün tamamen sona erdiğini ve PKK’nın lağvedildiğini açıklaması” önerisine ilişkin soruya yanıt verirken,

Emperyalizmin hedefleri gayet açıktır. Ne Türkleri ne Kürtleri ne Arapları ne Acemleri ne Şiileri severler, ne de Sünnileri… Kullanacakları gruplarla, böl-parçala-yönet politikalarının gerçekleştirilmesi için çaba gösterirler. Oynanan oyunu görüyorsak, üzerimize düşen, bölgedeki ayrışmaları, farklılıkları, çatışmaları artıracak söylemler ve politikalar üretmek değil; bilakis entegrasyonu, işbirliğini, dayanışmayı ve dostluğu arttırmaktır. Bununla birlikte Türkiye, Irak’ın işgaliyle artan terörden değil, ondan önceki dönemde de terörle büyük bedeller ödemiş, önemli sıkıntılar yaşamış bir ülkedir. Siyasetin önemli görevlerinden biri de topraklarımızdaki terörün tamamen ortadan kaldırılmasıdır. Bir karar vermek zorundayız. Ya emperyalizmin kurbanı olarak herkes sıranın gelmesini bekleyecek ya da hep birlikte, demokratik yöntemler ve süreçler çerçevesinde Türkiye’de terörün sona ermesi için her türlü çabayı ortaya koyacağız.

Bir eli silahta, bir eli sandıkta olan siyaset olmaz. Siyasetin, sandıktan başka bir yere el atmaması, milli iradenin dışında hiçbir iradeden emir ve talimat almaması, hareketlerini onların güdümünde sürdürmemesi gerekmektedir. Atılacak bu tür adımlar Türkiye’yi rahatlatacaktır. Bu müzakerelerin gerçekleşeceği yer ise milli iradenin tecelligahı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Umarım ki terörün konuşulmadığı ve terörün sıfırlandığı bir döneme geçeriz. Milletçe çok büyük bedeller ödedik, yeter artık.

“Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2028’e kadar görevde kalacaktır”

Kurtulmuş, erken seçimle ilgili gelen bir soruya ise, “Türkiye’nin şu anda bir erken seçim gündemi bulunmamaktadır. Olmayan bir gündem üzerinden tartışmalar yapmak oldukça manasız. Türkiye’de parlamento seçildi ve 2028 yılına kadar görevde kalacaktır. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2028 yılına kadar görevini yürütmektedir. Milletin verdiği, yüklediği sorumluluk budur.” değerlendirmesini yaptı.

 

 

 

İlgili Yazılar

Datça Açıklarında 4.7 Büyüklüğünde Şiddetli Deprem Meydana Geldi!

“Akdeniz’de Bir Sarsıntı Daha: Doğa Yine Harekete Geçti!”

Fahrettin Altun’dan CHP Sözcüsü Yücel’e Sert Cevap: “Dar Vizyonunuzla Başarılar Dileriz”