Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, bir basın toplantısı gerçekleştirerek önemli açıklamalarda bulundu. Toplantıda Fenerbahçe’nin Türkiye Kupası’na katılacağını duyurdu.
2019 yılında başkanlık görevine geldiğini hatırlatan Ali Koç, “Fenerbahçe, son yıllarda şampiyonluk yaşamadan zorlu bir süreçten geçiyordu. Tribünlerimizde 10-15 bin kişiyle maç yapıyorduk. Bu zor dönemleri aşmak, takımın ve taraftarın uyumunu sağlamak, mali bağımsızlığımızı kazanmak ve bu yolda kararlı adımlar atmak bizim hedeflerimiz arasındaydı. Aziz Yıldırım’ın başlattığı bu başarılı kulüp vizyonunu daha ileri taşımaktı. Hedeflerimizden ikisinde önemli başarılar elde etsek de geçtiğimiz sezon, futbol açısından beklediğimiz sonuçları alamadık” dedi.
Futbolda beklenen başarıyı yakalayamadıklarını belirten Koç, “Futbol, kulübümüzün ana dalı… Bu başarıya ulaşmadıkça beklentilerin artacağını biliyoruz. Diğer branşlardaki başarılı performanslarımızı yeterli görmediğimizi ifade etmek istiyorum. Bu durumu camiamızın anlayışla karşılayacağını düşünüyoruz. En büyük hayal kırıklığını aslında kendimiz yaşadık. Hep birlikte bu hayal kırıklığını yaşadık ve bu nedenle üzgünüz. Doğal olarak mutsuzuz” şeklinde konuştu.
Ali Koç’un açıklamalarından başlıklar şöyle:
EZELİ RAKİBİMİZ YASA DIŞI BAHİS PARASINA TENEZZÜL EDERKEN…
İslam Çupi’nin sözleriyle, Fenerbahçe’nin büyüklüğü, güçlü ve bağımsız karakterinden kaynaklanıyor. Bu karakterin korunması, camiamızın başı dik kalabilmesi için büyük çaba harcadık. Rakibimizin yasa dışı bahis ve karaborsa bilet gelirlerine yönelirken, Fenerbahçe olarak gelirlerimize haram para sokmadan duruşumuzu koruyoruz ve bununla gurur duyuyoruz.
9 BRANŞIN 8’İNDE EN ÜST SEVİYEDE MÜCADELE EDİYORUZ
Futbol dışındaki branşlarda, rakiplerimizin adının dahi geçmediği ortamlarda Fenerbahçe’nin 9 branşında 8’inde ulusal ve uluslararası alanda en üst seviyede mücadele verdiğimiz için gururluyuz. Ancak belirtmek isterim ki, futbolda elde edilen başarıyı göremedikçe bu sevinci tam olarak yaşıyamıyoruz.
“BİZİ DURDURAMAYINCA RAKİBİMİZİ İTEKLEDİLER”
Her kulüp gibi biz de hatalar yaptık. Özeleştiri yapmaktan çekinmedik. Göreve geldiğimizde, en sert eleştirilerin Fenerbahçe TV’de yapıldığını gördük ancak buna da müdahale etmedik. Ancak bir soru sormak istiyorum; son 10 yılda şampiyon olan takımların hataları yok muydu? Bize yansıtılan hatalar, transfer yanlışları yalnızca bize mi aitti? Yönetimsel eksiklikleri olan tek kulüp biz değiliz. Herkes hatalarına rağmen şampiyon olabilmişken, neden biz olamadık? Bizden daima kusursuz bir performans bekleniyor. Geçen sezon, tarihimizdeki en yüksek puanı aldığımız bir sezondu. 6 derbide 4 galibiyet aldık, 1 mağlup olduk. Deplasmanda yenilmedik. Bizi durduramayınca, rakiplerimizi itmeye başladılar.”
“10 SENEDE PUAN FARKI 1 AMA 5 ŞAMPİYONLUK FARK VAR”
Kamuoyu ve basın, rakiplerimizin hatalarını konuşmadı. Hataların daha fazla cezalandırıldığı bir ortamda elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık. Son 10 yıldaki puan tablosu incelendiğinde, bizimle Galatasaray arasında sadece 1 puan farkı var, ama 5 şampiyonluk fark var. Bu durumu rakamlarla anlatmak imkansız. Son 5 yıla baktığınızda, Galatasaray’dan 5 puan öndeyiz ama yine de şampiyonluğumuz yok. Fenerbahçe, son 10 yılda başarısız bir grafik sergilememiştir; ancak Türk futbolundaki gerçekleri rakamların anlatmadığı bir durumla karşı karşıyayız.
“TARAFTARIN TEPKİLERİNİ BİR YERE KADAR ANLAYIŞLA KARŞILIYORUZ”
Bu sezonki bazı maçlarımızda, geçmişte yapılan hatalara rağmen, taraftarlarımızdan tepkiler aldık. Bu serzenişleri bir yere kadar anlayışla karşılıyoruz. Taraftarlarımızın duyguları, inançları, desteği her zaman bizim için önemli motivasyon kaynaklarıdır. Ancak dengeler değişti. Takımın maça 2-1 mağlup girmesi durumu söz konusuyken, desteklemek mi daha mantıklı, yoksa protesto etmek mi? Unutmayalım ki, maçın bitmesine daha 45 dakika var ve sezonda daha bir yarı artı bir maç var.
“TARAFTARI İSTERSE FENERBAHÇE’NİN ÖNÜNDE KİMSE DURAMAZ”
Fenerbahçe taraftarı, 8-10 puan geriden gelip şampiyon olduğumuz örnekler vardır. Ancak bu süreçte birilerine inanmak gerekir. Negatif bir ortamda başarı yakalamak zordur. Fenerbahçe taraftarı isterse kimse engel olamaz. 10 yıllık özlem ve haksızlıklar, göz göre göre yapılan hukuksuzluklar taraftarımızın sabrını taşırmıştır. Bu durum, çoğu zaman öfke şeklinde dışa vurulmuştur. Artık bu tablo, milyonlarca üyesi olan camiamız üzerinde büyük bir baskı yaratmaktadır. Öyle bir noktaya geldik ki, bu sezon 17 maçta 14 gol katkısı yapmış olan Tadic’e bile tepki gösteriyoruz. Bu durumun kime faydası, kime zararı olacağını iyi hesaplamalıyız.
“OYUNCULAR ‘NİYE DURDURAMIYORSUNUZ’ DİYOR”
Samandıra’daki futbolcularımız, “Niye bunu durduramıyorsunuz?” diye soruyor. Mesut Özil döneminde de benzer durumlar yaşandı. Oyuncular aldıkları tepkiler dolayısıyla etkileniyor, top almak istemiyorlar. Bunun nedenine ilişkin yöneticilere sorular yöneltiyorlar. Taraftarlarımızdan bu durumun takım üzerindeki etkilerini iyi düşünmelerini istiyorum. Biz taraftarlardan sadece samimi destek istiyoruz. İstediklerinizi maç öncesi ya da sonrası söyleyin, ama tüm sporcularımıza destek olmalarını talep ediyoruz. Fenerbahçe için bu süreçte destek, mücadele, sabır gibi unsurları dengelemeleri gerekmektedir.
“KOMBİNELERİ İPTAL ETTİRİYORMUŞUZ, ALGIYA BAKIN”
Öyle bir algı var ki, ben göreve geldiğimden beri tribün mühendisliği yapmadık. Kombinelerin iptal ettirildiğine dair çıkan iddialara bakın. Bu sezon 62 kombine iptal edilmiş durumda, ancak 49’u karaborsa sebebiyle. Sahada yaptığımız işlerde ve bazı iptallerde taraftarların davranışları etkili oldu. Kamusal ortamda dönen yalanların, iftiraların daha fazla prim yaptığını görmekteyiz.
“BU FUTBOL ORTAMI 90’LARIN SONUNDA DİZAYN EDİLMEYE BAŞLANDI”
Geçen sezon 17 Mart’ta Trabzonspor ile oynadığımız maçtaki herhangi bir olay, Fenerbahçe için önemli bir dönüm noktası oldu. Camiamızın bir kısmı, o gün yaptığımız kongrenin boşa gittiğini düşünse de, Türk futbolunda yaşanan değişimler, bizim o dönemdeki duruşumuzun ne kadar önemli olduğunu ortaya çıkardı. Bugün içinde bulunduğumuz durum, 90’ların sonundaki dizayn edilmiş bir futbol ortamının sonucudur. Bu ortamı değiştirmek için mücadele ediyoruz. Herkesin sorunu olarak görülen bu süreç, Türk futbolu için bir dönüm noktası olacak.
“DURSUN ÖZBEK YALAN SÖYLÜYOR, HABER DEĞERİ OLARAK GÖRÜMÜYORSUNUZ”
Kiminiz Süper Kupa maçı için Urfa’da görevliydiniz. Orada yapılan bir toplantıda, TFF Başkanı ile yalan bilgiler konuşulmuş. Bu kişi ve onun gibi başkanlar örneğinde olduğu gibi, bunlarla gizli toplantılar yapıldığını düşünüyoruz. Bu durum, birçok kişinin gözünden kaçmakta. Öyle bir noktaya geldik ki, ya benim söylediklerim doğru, ya da karşımda yalan söyleyen bir kişi var.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.